“OMORI”, Neden Başyapıt

“OMORI”yi sanat anlayışı olmadan 2020’nin sonunda çıkmış bir video oyunu olarak tanımlayabilirsiniz. Tabii benim için çok daha özel bir yere sahip.Bu video oyunu, video oyunlarının da birer sanat olduğunu bana “gerçekten” gösteren bir oyundu. Çok fazla detaya girmek istemiyorum çünkü bu başyapıtı herkesin kendi deneyimlemesi gerektiğini düşünüyorum.

Ama en basit şekilde, Sunny isimli bir çocuğun kendisi için önemli birini kaybettikten sonra depresyona girmesi ve kendini eve kapatması konusunu ele alıyor. Tabii dediğim gibi “en basit şekilde” yoksa ters köşeler, gizemler, yas, arkadaşlık ve dünyanın ani değişimi gibi birçok konuyu da çok güzel bir şekilde işliyor. Ama çok iyi yaptığı başka bir şey daha var: ters köşeler. Mesela oyundaki ilk ters köşe oyunun çok basit ve renkli başlaması ve ardından bir anda konuların ve işleyişin giderek karanlıklaşması. Bu geçiş o kadar iyi ve etkileyici yapılıyor ki ağzınız açık kalıyor.

Biraz daha detaya girmem gerekirse Sunny’nin psikolojisi pek iyi değil, çocukluk dönemindeki güzel günleri rüyasında görüyor (tabii biraz daha çocukça) ama eski travmaları geri dönüyor ve taşınması üzerine son birkez arkadaşlarıyla görüşüyor. Bu olay örgüsünün yanında dünyanın ani değişimlerini de konu ediniyor. Ama buraya OMORI’nin hikayesini anlatmaya gelmedim, size diyebilirim ki bu şimdiye kadar gördüğüm en iyi ve en etkileyici sanatsal anlatıma sahip oyun. Eğer kalbiniz taşlaşmışsa bile ağlayacaksınız. Bu oyunu psikologlar da inceledi ve gerçekten depresyon, sosyal anksiyete, dismorfobi gibi bir çok duyguyu çok iyi anlattığı onaylandı.

Karakterler

Ana karakterlere bakarsanız hepsi yasın bir evresini temsil ediyor ve bunu en dibine kadar hissettiriyor. Değişimlerini de (hem iyi hem kötü anlamda) doğal bir şekilde bizlere hissettiriyor. Karakterlerin arasındaki en mizahi karakter bile insanı ağlatmayı başarıyor. Şu anda bunu yazmak için oyunu düşündüğüm zaman üstünden 1 yıl geçmesine rağmen ağlamak istiyorum. Bu sebeplerden ötürü tüm karakterlerle oynarken oyuna ve karakterlere fazlasıyla bağlanacaksınız.

Oynanış

Bu kısmı çok uzatmayacağım -çünkü asıl anlatmak istediğim işin sanat kısmı- ama biraz değinelim. Her dövüş bir bulmaca üzerinden geçiyor yani sıra tabanlı bir video oyunu. Ama burada söylemek istediğim kısım oyunun hikayesini anlatmaya katkısı, özellikle oyunun sonlarına doğru öyle bir an var ki üzüntü, sevinç (tabii seçiminize göre ağırlığı değişiyor) ve binbir türlü duyguyu aynı anda yaşatıyor.

Psikoloji

Giriş bölümünde bahsettiğim gibi (ki muhtemelen en uzun bölüm olacak) farklı psikolojik hastalıklarla haşır neşir bir oyun ve bunların hepsini iyi bir şekilde işliyor. Benim asıl anlatmak istediğim bu oyunun sizin psikolojinize etkisi. İnternete biraz gezinirseniz OMORI oynadıktan sonra intihardan vazgeçenleri görebilirsiniz. Gerçekten oynadıktan sonra aynı kişi olmuyorsunuz ya uzun bir süre ağlayamıyorsunuz ya da çok daha fazla duygusal biri olup çıkıyorsunuz.

Sanat Tarzı

Sanat tarzının mükemmel olduğuna dair uzun bir şekilde yorum yapılabilir ama kısa keseceğim. İki farklı sanat tarzı kullanılıyor biri normal etrafta dolaşırken kullanılan piksel sanat tarzı .Bu tarz şekil olarak tatlı ve oldukça sıcak fakat diğer dövüş ve ara sahnelerde kullanılan sanat tarzı tam olarak ana karakter Sunny’nin duygu durumunu yaşatıyor. Duygusal olması gereken olayların yanında bir darbe de sanat tarzı vuruyor. Tabii ki psikolojik korku içermesi gereken yerleri de sonuna kadar hissettiriyor.

Oynanış Süresi

20 saat oynanış süresi var, iki rota toplamda 40 saat oluyor. Ama size önerim zamanınız yoksa ana rotayı yapıp bitirmeniz çünkü bütün bu söylediklerim ana rota için geçerli.

Kısa Özet

OMORI sevinç ve hüznün mükemmel buluşması. Herkes tarafından deneyimlenmesini öneriyorum. Hatta ülkedeki senaristlere, “Alın, senaryo böyle yazılır!” diye oynamaları zorunlu kılınsa desteklerim, o kadar!

Kaynakça

OMORI resmi site: https://www.omori-game.com/

Steam sayfası: https://store.steampowered.com/app/1150690/OMORI/

Ve tabii ki okuduğunuz için çok teşekkür ederim

-Aras Ünver